Göğüs Tümörleri, Meme Kanserinin Sebepleri Belirtileri Tedavisi

  • 25 Kasım 2022
  • Göğüs Tümörleri, Meme Kanserinin Sebepleri Belirtileri Tedavisi için yorumlar kapalı
  • 533 kez görüntülendi.
Göğüs Tümörleri, Meme Kanserinin Sebepleri Belirtileri Tedavisi

Göğüs Tümörleri, Meme Kanseri: Kadınlarda 30 – 60 yaşları arasında görülen göğüs kanseri, rahim kanserinden sonra en yaygın olan kanser türüdür. Az veya hiç çocuğu olmayanlarda daha sık görülür. Göğüs kanserine karşı savaş kampanyası öylesine iyi yürütülmüştür ki, memelerinde tümör çıkması olasılığı karşısında dehşete düşen birçok kadın hergün göğüslerini ağrıyana kadar yoklamaktadırlar. Bu ise endişelerini daha da artırmaktadır. Ne yazık ki, çoğu kadınların “göğüs uru” karşısındaki ihmalkârlığı çok yüksek sayıda tehlikeli gelişmelerden sorumlu olduğundan, bu endişeyi yaratmak zorunlu olmuştur. Kadın için ideal olan sağduyu sınırları içinde kalarak göğüslerini zaman zaman yoklarken (ayda bir kere yeterlidir) göğüs bezlerini zedelememektir. Fakat bu yoklama akla uygun ve yararlı olarak nasıl yapılmalıdır?
İlk önemli Nokta Çift Taraflı Muayene: yoklamadan önce her iki göğüs de titizlikle incelenmelidir, bunu kadınlar çoğu zaman ihmal ederler. Bu inceleme ayakta, üst tarafı tamamen soyarak, ayna karşısında ve iyi bir ışık altında yapılmalıdır. Yeni meydana gelen bir disimetri araştırması; göğüs çevresinin incelenmesi). Bu inceleme sırasında kadın üç belirtiye (alanın belirtileri) dikkat etmelidir: göğüs ucunun büzülmesi, etrafındaki derinin durumu, göğüs ucundan kan gelmesi.


Göğüs ucunun büzülmesi: Kanserli dokunun karakteristik özelliği deriyi burma ve “çivileme’ye meyillidir. O halde, yeri göğüs başına yakın olduğu zaman pozisyonuna göre, göğüs başını ya olduğu yerde, ya derinliğine doğru büzecek, ya da yukarı doğru çekecektir. Göğüs ucunun pozisyonu ve görünümü ile ilgili olarak, sağlam göğüs ucundan geçen yatay bir çizgi üzerindeki hareketine, büzülmesine, giriş ve çıkışına dikkat edilmelidir.
Göğüs Ucunun Etrafındaki Deri: Derinin görünümü teşhis incelemesinde çok önemli bir rol oynar. Tümörün yakınındaki deri, özellikle hafifçe sıkılırsa deliklerini nokta nokta açılarak kapitoneli bir görünüm alır ve portakal derisini anımsatır.
Göğüs Ucunda Küçük Bir Kanama: veya sütyene bulaşacak bir kan lekesi göğsün doktor tarafından derinlemesine bir muayenesini gerektirir.

Dikkat: Kadınların kendi kendilerine yaptıkları bu araştırmalar göğüs kanserinin teşhisini hızlandırır, çünkü eskiden kadınlar göğüslerindeki bir ur için gidip muayene olana kadar, tümör göğsün şeklini bozmuş olurdu. Olayların çoğunda da, hasta olan göğsün tamamı alınırdı. O halde bir urun varlığını en kısa zamanda tespit etmek için göğüslerin gerektiği gibi yoklanmasını öğrenmekte büyük yarar vardır, yalnız aşırıya kaçarak devamlı tümör korkusu içinde yaşanmamalıdır. Yatar Pozisyonda Uygulanır, Gerçekten kadın uzandığı zaman göğüs bezleri yanlara doğru yayılacakları için en ufak tümör kolaylıkla hissedilebilir. Elbette ki, üst kısım tamamıyla çıplak olup göğüsler birbirleriyle karşılaştırılarak titizlikle kontrol edilmelidir. Elle yoklama el açık, parmaklar bitişik bir şekilde göğüs kafesinin üzerinden yapılmalıdır. Parmakları göğüs hizasına dik tutarak göğsü sıkmak yanlış olur. Sağlam göğüs etlerinin bu şekilde sıkılması, yanıltıcı bir tümör hissi verebilir. Eğer tümör varsa, gerektiği gibi yapılmış bir yoklama şu bilgilerin toparlanmasına yardımcı olur: tümörün tam yeri ve hacmi, şekli ve kapsadığı alan, yapısı, yüzeydeki ve derindeki dokulara göre hareketi duyarlığını ve koltuk altındaki gangliyonların durumu.
• Tümörün Yeri: tümör memenin belli kısımlarında aranmalıdır: aşağı yukarı, iç veya dış yarısında olabilir. Ya da üst kısmın iç veya dış alt kısmın iç veya dış kısımlarında olabilir.


• Hacmi: Elle yoklamada tümörün gerçek boyutları anlaşılır.
• Şekli ve Kapsadığı Alan: Oval veya yuvarlak olur. Üstü kaygan ve çevresi net olan bu tümörler genellikle kanserli tümör karakteri göstermezler (en başta bile). Bunlar kist veya soğuk apse olabilir. Buna karşılık şüpheli tümörler boğumlu, çevreleri iyice belirli ve üzerleri düzgün olmayan, küçük şişlikler halinde olanlardır.
• Yapısı: Tam bir sertlik kesin alarm işaretidir. Sert ve dirençli fakat esnek olan bir çekirdeğin en kısa zamanda doktor muayenesinden geçmesi gerekir.

Deriye Göre Hareketliliği: Tümörün deriye yapışık olması şüpheli bir durum gösterir; Göğüs bezine göre; Eğer tümör göğüs bezleriyle hareket halindeyse, elle yoklamada, tümörle göğsün sağlam ve esnek kısımları arasında bir ayrılma çizgisi yoksa, tümör hareket ettirildigi zaman göğüs bezleri de yer değiştiriyorsa veya göğüs bezleri hareketsizleştirildiği zaman tümör duruyorsa, o zaman bu bir kanser tümörüdür.
• Duyarlılığı: Adet sırasında göğüslerin sıkılırken veya kendiliğinden duyarlı hale gelmesi olumlu bir belirtidir. hasta endişelenirse de cerrah rahatlar; çoğu zaman kronik mamitle kanser arasında bazen güç olan ayırcı teşhise yardım eder. Adet dönemlerinde duyarlılaşan kronik mamit çekirdeği, genellikle sıkılınca ağrı yapar.
• Adenopati (beze varlığı): Adenopati araştırması dikkatli yapılmalıdır: şişman bir kadında, küçük bezeler anlaşılmayabilir. Sağ elle sol koltuk altı, sol elle de sağ koltuk altı yoklanır. Gögüs üzerinde iki yanda bulunan bezelerin kansere ilk olarak yakalandığı unutulmamalıdır. El, koltuk altındaki boşluğa iyice sokulup bezeler aranmalıdır. Koltuk altında bir veya birkaç sert ve hareketli beze hissedilmesi halinde, derhal doktora haber verilmelidir.